Bu haber kez okundu.

API Group uluslararası alanda Türkiye’yi temsil ediyor

Daha çok gayrimenkul sektöründe faaliyetleriyle bilinen fakat son yıllarda yatırım yaptığı her sektörde de başarılı markalar ortaya koyan API Group Türk iş dünyasında zirveye sesiz sedasız yürüyen kurumlar arasında yer alıyor.

API İnvestment, API Medya, Apı Tur, Global Yatırım Merkezi,API İnşaat,Royal Blue İstanbul, İnvest4land,Royal Blue Montenegro ve Concept Yatırım markalarını bünyesinde bulunduran API Group her bir markasıyla Türkiye’den İngiltere’ye, Bulgaristan ve Montenegro’ya yatırımlar gerçekleştiriyor.

API Grup’un stratejisini farklı ülkelerde ve farklı sektörlerde uzun vadeli yatırım planları oluşturarak istikrarlı bir şekilde büyümek olarak özetleyen API Group Yönetim Kurulu Başkanı Alper Apaydın temellerini sıfırdan atarak global bir oyuncu haline dönüştürdüğü API Group’u geleceğin stratejik sektörlerinde de büyütmeye kararlı.

Bulgaristan’da yenilenebilir enerji, Montenegro’da konut projeleri, İngiltere’de gayrimenkul geliştirme, Türkiye’de tarım ve inşaat sektöründe faaliyet gösteren API Group ile ilgili sorularımızı Yönetim Kurulu Başkanı Alper Apaydın’a yönelttik.

Alper Bey API Group son yıllarda iş dünyasında ilgi ve merak uyandıran bir kurum.Bir çok ana sektörde farklı ülkelerde yatırımlarınız var. API Group ilk kaynağından yani sizden dinleyebilir miyiz?

API Group’un temellerini İngiltere’de öğrencilik yıllarımda attım. Master eğitimim devam ederken bir yandan bodyguardlık yapıyor diğer yandan da çalışma hayatının içerisinde farklı alanlarda yer alamaya çalışıyordum. Bu dönemde özellikle de gayrimenkul sektöründe yaptığımız başarılı çalışmalar şirketimizin bu günlere gelmesinde büyük katkı sahibi oldu. Gayrimenkul sektörüne paralel olarak da farklı sektörlerde de büyüme noktasında ki hedeflerimizi gerçekleştirmek için çalışmalarımıza hız verdik. Şuan da dünya genelinde, birkaç ülkeden farklı sektörlerde 300 çalışanıyla  faaliyetlerini sürdüren bir gurubuz.

“4 farklı ülkede 8 markamız ve 300 çalışanımızla yatırımlarımıza devam ediyoruz’’

Bu gün API Group’un her bir iştiraki kendi alanında ön plana çıkan işler ve yatırımlar yapıyor. İş dünyası bizi ağırlıkta gayrimenkul satış ve pazarlama konusunda yaptığımız çalışmalarla bilir. Çünkü biz gayrimenkul sektöründe hem ilkleri gerçekleştirmiş hem de satış olarak rekorlar kırmış bir kurumuz. Bu zamana kadar sadede Bodrum’da 500, Türkiye genelinde ise 3600’den fazla konutun satışını gerçekleştirdik. Fakat biz gayrimenkul sektörü dışındaki yatırımlarımız da da çok iyi durumdayız. Şu an da tarım, turizm, yenilebilir enerji sektörlerinde de büyük montanlı yatırımlarımız mevcut.

Hangi ana başlıklar altında faaliyet gösteriyorsunuz?

API Group’ un faaliyet alanlarını, Tarım Yatırımı ve Yönetimi, Gayrimenkul İnşaat ve Proje Geliştirme, Yatırım Aracılığı, Yenilenebilir Enerji, Medya ve Konaklama olmak üzere 6 ana başlık altında toplayabiliriz. Bu faaliyetlerimizi API İnvestment, API Medya, Apı Tur, Global Yatırım Merkezi,API İnşaat,Royal Blue İstanbul, İnvest4land,Royal Blue Montenegro ve Concept Yatırım markalarıyla sürdürmekteyiz.

Gayrimenkul sektöründe uluslararası tecrübeye sahipsiniz. Son birkaç yıldır Türkiye’de gayrimenkul sektörü sorun yaşıyor. Sizce Gayrimenkul sektörünü değerlendirdiğinizde nasıl bir tablo çıkıyor.?

 Türk gayrimenkul sektörü son 15 yılda altın çağını yaşadı. Uluslararası kalite de ve nitelik te inşaat projeleri ortaya kondu. Bununla birlikte de birçok kişi veya kurum inşaat sektöründe yatırım yapmaya başladı. İnşaat şirketi sayısı o kadar çok arttık ki rakamlar şaşkınlık verecek seviyede. Avrupa Birliğinde 35 bin, Türkiye’ de ise 350 bin kayıtlı müteahhit şirketin olduğunu düşündüğümüzde Türkiye’de müteahhit enflasyonu var desek yanlış olmaz. Sadece son 5 yılda kurulan inşaat şirketi sayısının 110.613 olduğu söyleniyor. Hal böyle olunca hem şirketler arasında çok ciddi bir rekabet oldu hemze talebin üzerinde arz ortaya çıktı. 2013 yılından bu tarafa yani son beş yılda oluşan konut stokunun 2 milyon 130 bin olduğu söyleniyor. Bu çok korkunç bir rakam. Türkiye’ de son 3 yılda, birinci el konut satışı yıllık ortalama 590 bin civarında gerçekleşmiş. Buda şunu gösteriyor hiç proje geliştirilmese mevcut stok 3,5 yılda ancak bitiyor.

“Bir bölgede konut fiyatlarıyla birlikte kiralama fiyatlarında da düşüş varsa stok var denebilir’’

Bu bahsettiğim rakamların yanında stok var veya yok gibi çıkarımda bulunmak istiyorsak konut ve kira fiyatlarındaki hareketlilik doğru sonuca ulaşmada yardımcı olabilir. Eğer hem konut hem de kiralama fiyatlarında bir düşüş varsa stok olduğu sonucuna ulaşılabilir.

“Üst gelir gurubuna dönük proje sayısı azaltılmalı’’

 Şu anda konut stoğunun ağırlıkta üst gelir gurubuna dönük hazırlanan projelerde oluştuğunu net olarak söylenebilir. Üst gelir gurubundan ziyade alt gelir guruplarına dönük proje üretilmesi gerek. Aslında inşaat şirketleri de bunun farkında ama mecburiyetten kaynaklı, zorunlu bir tercih olarak lüks konut geliştirmek durumunda kalıyorlar. Çünkü arsa maliyetleri çok yüksek. Bu arsa maliyetleriyle üreteceğiniz konutları ancak üst gelir gurubuna satabilirsiniz. 2018 yılının ilk 7 ayında gelen verilen lüks konut üretimiyle ilgili düşüş olduğunu gösteriyor. 2018 ocak ayından temmuz ayına kadar, İstanbul genelinde yatırım değeri 6 milyarın üzerinde 7855 konutluk markalı projenin lansmanı gerçekleştirildi. Bir önceki yılın aynı döneminde bu rakam 12 bin civarındaydı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.